İKTİSATLI OLMAK ZORUNDAYIZ

Malumunuz olduğu üzere zamlar başı almış gidiyor. Bu gidiş halkın imkânlarını daha da kısıtlı hale getiriyor. Çünkü daha önce az bir para karşılığında geçimini yapabiliyorken şimdi ise bu az parayla geçim yapması çok zor hatta imkânsız hale gelmiş durumdadır. Vatandaş her ne kadar yapılan zamlara tepki gösterse de bu tepkiler cevapsız kalıyor. Hükümet yetkilileri de bu konuda kayda değer bir çalışma yapmış durumda değildir. Hükümet yetkilileri de bu konuda halkı tatmin etmez ise halk ne yapacak, nasıl bir yol izleyecek?

Bu konuda vatandaşların bilhassa geliri giderine yetmeyen vatandaşlarımızı iktisatlı olmaya davet ediyorum. Gerçi kıt kanaat geçinen bir vatandaş zaten yeterince ekonomik sıkıntı yaşıyor şeklinde bir cevap verilebilir. Ben de derim ki kanaat meselesi yani iktisatlı olmak sadece zengin için geçerli bir durum değildir. İster zengin ister fakir olsun her kesin iktisatlı olması gerekir.

İktisatlı olmak ile ilgili Peygamber efendimiz şöyle buyuruyor; “iktisatlı olan kimse geçim sıkıntısı çekmez.”(Ahmed b. Hanbel, müsned) şu bir gerçek ki geçim sıkıntısı yaşayan birçok vatandaş iktisatlı olmadığı için bu sıkıntıyı çekmektedir. Geçim sıkıntısını çekmemenin en önemli yolu iktisatlı olmak ve bu noktada sabırlı olmaktır.

İktisatlı olmak elindeki mevcut imkânlara göre harcama yapmak ve gereksiz harcamalardan uzak durmak demektir. Tabi bu iktisatlı olma ahlakını her alanda ve her zamanda canlı ve diri tutmak gerekir. İktisatlı olan bir insanda olması gereken hatta olmazsa olmaz dediğimiz bir ahlak da daha olmalı o da iktisatlı olmayı devamlı kılan en önemli etkendir. Bu etken ise “şükür” etkenidir. Nitekim Allah Teâlâ bir ayet-i kerimede şöyle buyurmaktadır; “şükrederseniz nimetlerimi sizin için artırırım” ayet açık ve gayet anlaşılır bir durumdadır. Nimetlerini artırmak için Allah bizden kendisine teşekkür etmemizi istiyor.

Nimet sahibine şükürde bulunmak nimet sahibinin kullarına nimetini artırmasına vesiledir. Yani nimetlerin artması için bizler mevcut imkânlarımıza göre harcama yapacağız ve en önemlisi de daima şükürdar olacağız inşallah…

Tarihte peygamberlerin hayatına baktığımızda hayatları iktisat, kanaat ve şükür üzerine kuruludur. Öyle bir hayat ki bu hayatları Kur’an’da övülmüştür. Kur’an’da bir şeyin övülmesi demek diğer Müslümanların bu durumu örnek alması demektir. Söz konusu peygamberlerin bu ahlakının örnek alınması ise bu övgüye mazhar olmak demektir. Bizler peygamberlerin, sahabelerin, Salihlerin, şehitlerin hayatını örnek almalıyız. Şatafatlı, bir eli yağda bir eli balda olan kimselerin hayatlarını örnek alamayız çünkü bu hayat tarzı Kur’an’da övülmemiş tam tersine yerilmiştir. O halde kanaat, iktisat ve şükür ehli kimseleri örnek alacağız ve hayatımızdan memnun kalacağız inşallah…

Şükür, iktisat ve kanaat ehli kimselere selam olsun…