Türkiye'nin emeklilik sisteminde devrim niteliğinde bir değişiklik gündemde. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve AKP'nin Haziran ayı sonunda Meclis'e sunmayı planladığı Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), mevcut Bireysel Emeklilik Sistemi'ne (BES) benzer bir yapıda olacak ancak katılım zorunlu tutulacak. Bu yeni düzenleme, tüm çalışanların maaşlarından her ay belirli bir oranda kesinti yapılmasını öngörüyor. Kamuoyunda "emeklilikte ek gelir" olarak tanıtılmasına rağmen, sistemin zorunlu olması ve mevcut ekonomik koşullar nedeniyle çalışanlar ve uzmanlar arasında ciddi tartışmalara ve endişelere yol açtı. Özellikle kıdem tazminatına olası etkileri ve geçim sıkıntısı yaşayanlar üzerindeki potansiyel yükü büyük bir merak ve kaygı konusu.
Yeni Sistem Meclis'e Geliyor
Türkiye'de yıllardır üzerinde tartışılan ve zaman zaman gündeme gelen Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından son şekli verilerek önümüzdeki günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) gündemine taşınacak. Bu yeni sistem, emeklilik döneminde ek bir gelir sağlamayı amaçlasa da, getireceği zorunluluklar ve maaşlardan yapılacak kesintiler nedeniyle şimdiden kamuoyunun dikkatini çekmiş durumda. Sistemin yasalaşması halinde, milyonlarca çalışanın mali durumu ve gelecek planları üzerinde önemli etkileri olması bekleniyor. Detayları netleştikçe tartışmaların da artarak devam etmesi muhtemel görünüyor.
Maaşlardan Kesinti Zorunlu Olacak
Yeni Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi'nin (TES) en belirgin ve üzerinde en çok durulan özelliği, tüm çalışanlar için zorunlu olması ve maaşlardan kesinti yapılmasını içermesi. Mevcut Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) gönüllülük esasına dayanırken, TES ile birlikte çalışanların brüt maaşlarından her ay yüzde 3 oranında bir kesinti yapılması planlanıyor. Aynı oranda, yani yüzde 3 olarak işverenin de sisteme katkı payı ödemesi öngörülüyor. Bu kesintilere ek olarak, devlet katkısının da sisteme dahil edilmesiyle birlikte çalışanlara emekliliklerinde ikinci bir maaş alma hakkı sunulması hedefleniyor. Ancak bu zorunlu kesinti, özellikle mevcut ekonomik zorluklarla mücadele eden düşük gelirli çalışanlar için ek bir mali yük anlamına gelebilir ve tepkilere neden olabilir.
Uzmanlardan "Kıdem Tazminatı" Uyarısı
Kamuoyunda "emeklilikte ikinci maaş" sloganıyla tanıtılan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, bazı uzmanlardan ve sendikalardan sert eleştiriler alıyor. Özellikle sosyal güvenlik uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, sosyal medya üzerinden yaptığı bir paylaşımda, yeni düzenlemeyi oldukça çarpıcı ifadelerle değerlendirerek, "Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi kıdem tazminatına çökme planıdır" sözlerini kullandı. Bu tür yorumlar, sistemin çalışanların en önemli güvencelerinden biri olan ve yılların birikimiyle oluşan kıdem tazminatını riske atabileceği veya işlevsiz hale getirebileceği yönündeki endişeleri artırıyor. Uzmanlar, sistemin fon yönetimi, şeffaflığı ve çalışanların birikimlerinin nasıl değerlendirileceği gibi konularda da netlik ve güvence bekliyor.
Emeklilik Şartları ve Ödeme Seçenekleri Netleşiyor
Yeni sistemden emekli olabilmek ve birikimleri alabilmek için belirli koşulların karşılanması gerekecek. Sisteme en az 10 yıl boyunca katılım sağlanması zorunlu olacak. Çalışanlar için 55 yaşında emeklilik hakkı tanınacak. Hem yıl hem de yaş şartını yerine getiren çalışanlar, dilerlerse sistemde biriken paralarını tek seferde toplu olarak alabilecekler. Alternatif olarak, birikimlerini aylık maaş şeklinde düzenli ödemeler halinde alma seçeneği de sunulacak. Bu esneklik, emeklilerin kendi finansal ihtiyaçlarına ve gelecek planlarına göre bir yol izlemesine olanak tanıyacak. Ancak, çalışan kesiminden bu düzenlemeye karşı önemli tepkiler de yükseliyor. Türkiye'de görülen yüksek enflasyon nedeniyle zaten geçim sıkıntısı yaşayan milyonlar, rızaları dışında maaşlarından kesinti yapılmasının mevcut ekonomik zorluklarını daha da artıracağından ve temel ihtiyaçlarını karşılamakta daha da zorlanacaklarından endişe ediyor.