MÜSİAD Van Şubesi tarafından düzenlenen “Yöneticiler İçin Peygamber Kıssaları” programında, iş dünyasının temsilcilerine Kur’an-ı Kerim ve peygamber hayatlarından örneklerle ahlaki liderlik ilkeleri anlatıldı. Dr. Mustafa Özel’in dikkat çeken sunumuyla gerçekleşen etkinlikte, yöneticilikte yedekleme kültürü, erdemli liderlik ve manevi sorumluluk vurgusu öne çıktı.
Van Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen programa; Van Vali Yardımcısı İbrahim Gültekin, MÜSİAD Van Şube Başkanı Abdullah Aras, HAKSİAD Van Şube Başkanı Mehmet Tasan, STK ve siyasi parti temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Etkinlik, MÜSİAD’ın tanıtım videosuyla başladı.
“MANEVİYATI OLMAYAN EKONOMİ SAĞLIKSIZDIR”
Açılış konuşmasını yapan MÜSİAD Van Şube Başkanı Abdullah Aras, MÜSİAD’ın sadece ekonomik bir kuruluş olmadığını belirterek, “MÜSİAD’ın amacı ve felsefesi, Türkiye'nin mahalli ve evrensel değerlerine önem veren, bölgesinde etkin ve dünyada saygın, Türkiye ve dünyada sosyal, kültürel, ekonomik ve teknolojik kalkınmayı hedefleyen büyük bir erdemliler hareketi ve bu amaçla hizmet etmiş olan kamu yarına çalışan bir sivil toplum örgütüdür. Mevcut yurt içinde 13 bin ve yurt dışında ise 2 bin 500 olmak üzere toplamda 14 bin üyesi var. 60 bin işletmesi olan ve keza 2 milyon kişiye istihdam sağlayan bir erdemliler hareketidir. Bizim faaliyet alanlarımız sadece ekonomiye dayalı olan bir yapı değildir. Ekonomi ile birlikte manevi ruhu düşünen, maddenin yanında maneviyatı düşünen, maddesiz bir maneviyatın bir fayda sağlamayacağını, keza maneviyatsız bir ekonominin de hiçbir fayda sağlamayacağını, ikisini birlikte eş başlı götüren bir yapımız vardır. İşte bugün bu salonda yapmış olduğumuz kültürel faaliyetlerden bir tanesini sizinle birlikte inşallah cereyan edeceğiz.” dedi.
“YÖNETİCİLİĞİ EN ÇOK BİLDİĞİMİZİ SANIYORUZ AMA…”
Programda konuşan Van Vali Yardımcısı İbrahim Gültekin, yönetim kavramının Türkiye’de sıklıkla yanlış anlaşıldığına dikkati çekerek, “Yönetim, yöneticilik aslında çok da toplum olarak derse ihtiyacımız olan bir alan değil diye düşünüyorum. Yaklaşık 11 yıldan beri yöneticiyim. Aşağı yukarı 15 yıldır kamu içerisindeyim. Birçok farklı toplumu gözlemleme imkanımız oldu. Alanımızla ilgili birçok kitap okuma imkanımız oldu. Acizane en çok bildiğimizi düşündüğümüz ama hiç bilmediğimiz bir alan olduğunu düşünüyorum. Hiçbirimiz demeyiz ki biz bu işi yapamayız. Ama aslında öyle bir alan değil maalesef. Onun içindir ki birçok alanda maalesef başarılı olamıyoruz. İşte hocamla hukukumuz çok eskiye gider. Üniversite yıllarımda vakıfta çok fazla tedrisatından geçtik, çok şey öğrendik. O zaman hep şey sorardı; Bu ülkede, bu toplumda tarihi 100 yılı aşan kaç tane şirket var, kaç tane kurum var? O zaman herhâlde bir diye hatırlıyorum. Bunun en büyük göstergelerinden bir tanesi de bu. Demek ki doğru yönetemiyoruz bazı şeyleri. Onun için de bu alanda birikim sahibi, tecrübe sahibi insanlara gerek bugün olsun gerek geçmişte bunu yazan insanlara kulak vermemiz gerektiğini, bu işe kafa yormamız gerektiğini düşünüyorum. Bugün de böyle bir ortamda hocamla tekrar bir arada olmaktan, sizlerle bir arada olmaktan mutluluk duyduğumu ifade ediyorum.” şeklinde konuştu.
“MUSA PEYGAMBER’İN SWOT ANALİZİ”
Programın ana konuşmacısı olan Dr. Mustafa Özel, peygamber kıssalarından ve tarihî örneklerden yola çıkarak yöneticilik anlayışına dair dikkat çeken tespitlerde bulundu. Hz. Musa’nın kekemelik engelini aşmak için kardeşi Harun’u yardımcısı olarak istemesini “gerçek bir SWOT analizi örneği” olarak değerlendiren Özel, “İyi bir yönetici, zayıf yönünü görür ve onu tamamlayacak kişileri etrafına alır. Musa Aleyhisselam, bana kardeşim Harun'u yardımcı yapın çünkü ben tek başıma o misyonu yerine getiremem. O daha güzel konuşur. Arkadaşlar başarılı şirketlerin hepsinde bir yedekleme politikası vardır. Hiçbir kritik görevde herhangi bir insanın sonsuza dek duracağı diye bir mesele olamaz. Bu insanın tabiatına aykırıdır. Onun mutlaka yedeğinin olması lazım. İyi şirketlerde bir yöneticinin terfisinin yüzde 50 şartı iyi bir yedeğinin yetiştirilip yetiştirilmemesine bağlı. Yani o kişinin eğer mahiyetinde tabiri caizse iyi bir yedek yoksa ağzıyla kuş tutsa en fazla 10 üzerinden beş alır. Bizde asla yedekleme diye bir şey yoktur. Sadece kamu için söylemiyorum bunu. Bu daha çok özel şirket için geçerli. Şimdi düşünün; Musa Aleyhisselam bunu yapmasaydı kekeme bir insanın karşısında Firavun, Haman, Karun müesses koca bir nizam var ve bu kekeme adamdan korkuyorlar. Firavun niye çağırıyor memleketin en büyük bilginlerini? Değil mi? Yenin bu adamı diyor. Bu adamın söylediği sözde dönüştürücü bir güç var. Kelamın böyle bir gücü var. Bunu yenin ki çok da matah bir şey olmadığı anlaşılsın.” dedi.
Özel, Türkiye’de gerek kamu gerek özel sektörde yöneticilerin genellikle kendilerinin kopyası olan kişileri tercih ettiğini belirterek, bu yaklaşımın kurumsal sürdürülebilirliği engellediğini ifade etti. “Hiçbirimiz bizi gölgede bırakacak birini yanımıza almak istemiyoruz. Oysa başarılı şirketlerde, yöneticilerin yükselmesi iyi bir yedeğin yetişmesine bağlıdır” ifadelerini kullandı.
“MÜSİAD’IN BOYNUNUN BORCU”
Özel, MÜSİAD’ın İslam’ın iktisadi ilkelerini yaygınlaştırma konusunda önemli bir misyon taşıdığını da vurgulayarak, “Medine pazarı nasıl ihya edildiyse, MÜSİAD da bu idealin modern temsilcisi olmalı. Bu hepimizin boynunun borcudur” dedi.
Katılımcılar tarafından ilgiyle takip edilen program, iş dünyasında ahlaki liderliğin önemine vurgu yaparken, yöneticilik anlayışının yeniden inşa edilmesi gerektiğine dair çarpıcı mesajlar verdi. 
Program, aile fotoğrafı çekimiyle sona erdi.
