VAN OLAY – Dünya'nın ve Türkiye'nin en büyük sodalı gölü olan Van Gölü, yalnızca doğal güzelliğiyle değil, sakladığı tarihî hazineleriyle de dikkat çekiyor.
Bitlis’in Adilcevaz ilçesi açıklarında gerçekleştirilen su altı araştırmalarında, Urartu Krallığı’na (M.Ö. 9.–6. yüzyıllar) ait olduğu düşünülen devasa bir kale kalıntısı bulundu.
Su altı görüntüleme yönetmeni Tahsin Ceylan ve ekibinin keşfi, arkeoloji dünyasında büyük bir heyecan yarattı. Ceylan, “Yıllardır sadece bir söylenti olarak biliniyordu. Bugün artık bu tarihi gerçeği tüm dünyaya gösterebildik,” diyerek anın önemini vurguladı.
VAN GÖLÜ’NDE NE BULUNDU?
3000 yıllık Urartu kalesi surları ve burçları… Üzerinde çizimler olan aslan motifli taş… 1 kilometrekarelik geniş bir alana yayılan kalıntılar
Ceylan, aslan motifli taşın keşfini “İğneyle kuyu kazmak gibi bir şeydi. Böylesine net bir motif bulmak mucize gibi” sözleriyle anlattı. Bu motifin, Urartuların inanç ve sanat dünyasına dair önemli ipuçları sunabileceği belirtiliyor.
URARTULARDAN KALMA BU KALE NEREDE?
Kale kalıntıları, Bitlis’in Adilcevaz ilçesi sınırları içinde, Van Gölü’nün derinliklerinde bulunuyor. Uzmanlara göre, burası eski kaynaklarda bahsedilen Adilcevaz Kalesi’nin su altında kalmış bölümü olabilir.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ve Adilcevaz Kaymakamlığı koordinasyonunda yürütülen çalışmada, surların ve burçların gölün derinliklerinde 3-4 metreye kadar net şekilde görüntülendiği kaydedildi. Ancak alt katmanların ne kadar derine indiği, yapılacak su altı kazılarıyla ortaya çıkarılacak.
URARTU KALESİ KAÇ YILINDA YAPILDI?
Arkeologlar, kalenin M.Ö. 10.–7. yüzyıllar arasında inşa edildiğini tahmin ediyor. Urartular, başkent Tuşpa’dan (bugünkü Van Kalesi çevresi) yönetilen geniş bir imparatorluk kurmuştu.
Van ve çevresinde çok sayıda kale inşa etmiş olsalar da, suyun altında bozulmadan kalmış bir örneğin bulunması dünya arkeolojisi için eşsiz bir durum.
VAN GÖLÜ KAÇ METRE DERİNLİKTE?
Van Gölü, Türkiye’nin en derin gölüdür. En derin noktası: 451 metre… Kale surlarının bulunduğu alan: su yüzeyinin 3-4 metre altında… Keşfin toplam kapladığı alan: 1 kilometrekare
Van Gölü’nün sodalı ve tuzlu yapısı, kale taşlarının oksijenle temasını keserek yıllarca bozulmadan kalmasını sağladı. Yrd. Doç. Dr. Mustafa Akkuş, “Göl adeta kaleyi saklamış, bir koruyucu gibi davranmış,” ifadeleriyle bu eşsiz doğa olayını özetledi.
KALE NEDEN SUYUN ALTINDA KALDI?
Binlerce yıllık süreçte Van Gölü'nün su seviyesi defalarca yükselip alçaldı. Su seviyesi düştüğünde Urartular göl kıyısında yerleşim alanları ve kaleler kurdu. Su seviyesi yükseldiğinde bu yapılar yavaş yavaş göl suları tarafından yutuldu. Bu nedenle kale, günümüze kadar gizli bir hazine gibi saklı kaldı.
TURİZME VE DÜNYA ARKEOLOJİSİNE ETKİSİ
Uzmanlara göre bu keşif, yalnızca Türkiye değil, dünya arkeolojisi için de bir dönüm noktası. Türkiye’de bozulmamış tek su altı kalesi olma özelliği taşıyor. Dünyanın dört bir yanından dalış ve arkeoloji turizmi için ziyaretçi çekmesi bekleniyor. Urartu medeniyetine dair yeni ve şaşırtıcı bilgilere ulaşılmasına imkân sağlayacak. Tahsin Ceylan, “Bu kale, sadece tarih kitaplarını değil, bölge turizmini de yeniden yazacak,” sözleriyle heyecanını dile getirdi.
VAN GÖLÜ: SIRLARIN GÖLÜ
Van Gölü, yalnızca bir doğal güzellik değil, binlerce yıllık medeniyetlerin sessiz tanığı. Su altındaki kaleler, eski yerleşim yerleri ve kayıp yapılar, gölün dünyanın en büyük doğal müzelerinden biri olduğunu gösteriyor.
Bu keşif, gölün yalnızca yüzeyinde değil, derinliklerinde de yaşayan bir tarih sakladığını kanıtladı. Yeni dalış ve kazı çalışmalarıyla, gölün derinliklerinden daha pek çok gizemin gün yüzüne çıkarılması bekleniyor.
OKUYUCULARA SORUYORUZ: YORUMUNUZ NEDİR?
Bu eşsiz keşif, tarih ve turizm açısından yeni bir dönemin kapılarını aralıyor. Siz de bu heyecan verici gelişmeyle ilgili düşüncelerinizi yorum kısmında bizimle paylaşın.
Türkiye'nin ilk ve tek bozulmamış su altı kalesi olarak nitelenen bu yapı, sizce dünya çapında dalış ve arkeoloji turizmini Van Gölü'ne ne ölçüde yönlendirecektir? Bölge, global çapta bir cazibe merkezi olabilir mi?
Uzmanlar, kalıntının göl suyunun koruyucu özelliği sayesinde kaldığını belirtiyor. Sizce bu tarihi hazinenin korunması için en doğru yöntem nedir? Kalıntı olduğu yerde mi bırakılmalı, yoksa bir bölümü çıkarılıp sergilenmeli midir?
Van Gölü'nün su seviyesinin binlerce yılda sürekli değiştiği biliniyor. Sizce gölün derinliklerinde, Urartulara ait bu kaleden daha büyük ve daha eski başka hangi gizemli yapılar saklanıyor olabilir?
Cevaplarınızı yoruma bekliyoruz.