Ramazan ayının geleneklerinden biri olan mukabele, bütün camilerde okunuyor. Hazreti Muhammed'in (sallallahu aleyhi vesellem), Cebrail (aeyhisselam) ile Ramazan ayında karşılıklı Kur'an-ı Kerim okuması olarak bilinen mukabele, bütün camilerde okunarak, bu gelenek sürdürülmeye çalışılıyor.

Ramazan ayı boyunca sesli olarak imam ve müezzinin okuduğu Kur'an-ı Kerim sureleri, cemaat tarafından dinlenerek veya yüzünden takip ediliyor. Mukabelenin Kur'an sevgisi aşılamasının yanı sıra öğrenme imkânı da sağlıyor.

Peygamber Aleyhisselam'ın sünneti olan mukabele geleneğini sürdürdüklerini belirten Nuhoğlu Camii İmamı Abdullatif Bilgin, sadece Ramazan ayında kalmayıp yılın her gününde mukabele yaptıklarını ifade etti.

İmam-Hatip Bilgin, "Mukabele geleneği tabii ki Peygamber Efendimiz Aleyhisselam'dan kalma bir sünnettir. Peygamber Efendimiz Aleyhisselam her sene Ramazan ayında Cebrail Aleyhisselam ile karşı karşıya birer kere Kur'an-ı Kerim’i mukabele ederlerdi. Peygamber Efendimiz Aleyhisselam son senesinde iki defa karşılıklı okumuşlardır ve bu sünnet bize kadar gelmiştir. Bizler de şu anda mukabelemizi okuyoruz. Camimizde yılın 365 gününde sabah namazında mukabele okuyoruz. Ancak Ramazan ayında bu geleneğe milletimiz daha fazla katılım sağlasın diye öğlen ve ikindi olmak üzere yarımşar cüz toplamda bir cüz okumaya çalışıyoruz." dedi.

Yapılan mukabeleye katılım hakkında bilgi veren Bilgin, "Genelde öğlen ve ikindi vaktinde mesaisi olmayanlar katılım gösteriyorlar. Herkes kendine yakın camide okuyor." şeklinde belirtti.

"Eskiden oruç zamanlarında gayri Müslümanlar bile açıktan yemek yemiyorlardı"

Bu yıl Ramazan ayının güzel geçtiğini belirten cami cemaatinden Hüseyin Baycı, eski Ramazan'ları daha çok aradıklarını ifade ederek, "Ramazan-ı Şerif çok güzel geçiyor, mukabelemiz çok güzel, atmosfer çok güzel. Mukabeleye her gün katılım gösteriyoruz. Yüce Allah bu günleri de bizlere gösterdi çok şükür. Eski Ramazan'lar ile şimdiki Ramazan'lar arasında fark var tabi. Eskiden oruç zamanlarında açıkta kimse yemek yemiyordu. Mardin'de bulunan gayri Müslümanlar bile, dükkânlarına perde çekiyorlardı. Gençlerimiz bu konuda bayağı eksikler. Allah herkesin yardımcısı olsun." şeklinde aktardı.

Soykırımın devam ettiği Gazze hakkında da değinen Baycı, "Rabbim Gazze'deki kardeşlerimize yardımcı olsun. Bu Ramazan ayında en büyük duamız budur. Oradaki kardeşlerimizi katletmek bir soykırımdır. Bu mübarek günlerde başta zalim Netenyahu ve avaneleri masum çocukları katletmeye devam ediyor. Bir an evvel bu katliamın bitmesini istiyoruz." dedi.

Malatya'da sağanak yağış, arefe gününde sokakları boş bıraktı Malatya'da sağanak yağış, arefe gününde sokakları boş bıraktı

"Gazze, ümmetin kanayan bir yarası olmuş durumda"

Ramazan ayının güzel geçtiğini, ancak işgal altında olan Filistin'deki Müslüman kardeşlerin gördüğü katliamlardan dolayı buruk geçtiği belirten cami cemaatinden Habib Bilgin, "Rabbime şükürler olsun Ramazan'a yetiştik. Orucuyla, sahuruyla, mukabelesiyle Ramazan ayı herşey ile güzeldir. En güzel yanı da öğlen ve ikindiden sonra okunan mukabeledir. Hocalarımızın sayesinde bizim de Kur'an okuyuşumuz daha da güzelleşiyor. Hemen hemen her vakitte camiye gelmeye çalışıyoruz. Ramazan bayağı güzel geçiyor Allah'a şükür. Ancak bir taraftan Gazze ümmetin kanayan bir yarası olmuş durumda. Rabbim bütün Müslümanlara birlik beraberlik ihsan etsin. Bizim ilk kıblemiz işgal altındayken, daha fazla söze ne hacet. Bu zülüm daha ne kadar devam edecek. Bir an önce Müslüman ülkelerin her anlamda destek olmaları lazım kardeşlerimize. Bu bir soykırımdır ve inşallah son bulur. Dünya ülkeleri, özellikle insan hakları konusunda kendi insanlarına çifte standart uyguluyorlar." şeklinde konuştu. (İLKHA)

Kaynak: ilkha