Paylaşılan tabloya göre geçmiş yıllarda zaman zaman birbirine yaklaşan iki gelir grubu arasındaki fark, 2025’e gelindiğinde belirgin şekilde büyüdü.
Özellikle son aylarda hızlanan hayat pahalılığı, asgari ücretin memur maaşlarına göre daha düşük bir seviyede kalmasına neden oldu.
ASGARİ ÜCRET, MEMUR MAAŞININ YARISININ BİRAZ ÜZERİNDE
2025 yılının sonuna yaklaşırken net asgari ücret 22.104 TL olarak uygulanıyor. En düşük memur maaşı ise 50.534 TL seviyesine çıktı. Böylece asgari ücret, artık en düşük memur maaşının yalnızca yüzde 43’üne denk geliyor.
Uzmanlara göre bu fark, son yılların en yüksek seviyelerinden biri olarak dikkat çekiyor. Memur maaşlarıyla asgari ücret arasındaki makas her geçen ay daha da açılırken, çalışan kesimde gelir adaleti tartışmaları yeniden alevlendi.
Uzmanlar, gelir makasının özellikle alt gelir gruplarını olumsuz etkilediğini belirterek, asgari ücretin temel ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını, memur maaşlarının ise artışlara rağmen yüksek enflasyon karşısında hâlâ korumasız olduğu ifade ediyor. Ancak iki grup arasındaki farkın büyümesi, özellikle özel sektör çalışanlarının alım gücünde ciddi bir düşüşe neden oluyor.
MAKAS YENİDEN BÜYÜYOR
2015-2023 verileri, iki gelir grubu arasındaki oranların yıllar içinde dalgalandığını bir kez daha ortaya koydu. 2023 yılında ortalama memur maaşı 10 bin 924 TL iken, asgari ücret ise 8 bin 506 TL’ydi. Ancak 2025’e gelindiğinde dengeler belirgin şekilde değişmiş durumda.
Asgari ücret 22.104 TL, en düşük memur maaşı 50.534 TL olurken, aradaki fark 28.430 TL’ye kadar çıktı. Asgari ücretin memur maaşına yetişememesi, gelir dağılımındaki uçurumun büyüdüğünü gözler önüne seriyor.
Hem sendikalar hem de çalışan örgütleri, gelir skalasında oluşan bu derin ayrışmanın sosyal dengeleri bozduğu görüşünde. Asgari ücretlinin geçim maliyetlerine karşı korunması, ücretlerin yaşam standartlarını karşılayacak düzeye çekilmesi ve memur–asgari ücret dengesinin yeniden kurulması gerektiği vurgulandı.
