Sıcak havalar, özellikle çocukluk çağındaki bireyler için hem fiziksel hem de psikolojik açıdan önemli riskler barındırıyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Fatih Başak, yaz aylarında artan hava sıcaklıklarının çocuklar üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, alınabilecek önlemler hakkında önemli uyarılarda bulundu.
Başak, özellikle dört yaş altı çocukların sıcağa karşı yetişkinlere göre çok daha hassas olduğunu vurguladı. Ayrıca, yaz aylarında artan enfeksiyon riskine karşı ailelerin dikkatli olması gerektiğini söyledi.
Dr. Başak, çocukların sıcağa karşı yetişkinlere kıyasla çok daha hassas olduğunu belirterek şunları söyledi "Yaz aylarında artan hava sıcaklığının etkisiyle özellikle çocukluk çağındaki bireyler hem fiziksel hem de psikolojik olarak ciddi risk altındadır. Çocukluk yaş grubu, yetişkinlere göre ısıyı düzenleme yani ısı regülasyonu mekanizmasını tam olarak geliştirmemiştir. Bu nedenle sıcaklık artışı, çocuklarda çok daha belirgin yan etkilere yol açabilir. Çocukluk dönemi, sıcağa karşı hassas bir dönemdir ve bu hassasiyet vücut üzerinde çeşitli olumsuz etkiler oluşturabilir. Bu dönemlerde sık karşılaşılan sorunların başında sıcak çarpması gelir. Ayrıca yaz aylarında enfeksiyon hastalıklarında da belirgin bir artış görülebilir.”
Fiziksel ve Psikolojik Belirtiler
Dr. Başak, sıcak havalarda çocuklarda ortaya çıkabilecek belirtileri şöyle sıraladı Fiziksel Etkiler: "Çocuklar sıcaktan çabuk etkilenir. Vücut ısısının 40 derecenin üzerine çıkması, sıcak çarpması dediğimiz tabloya yol açabilir. Bu durum baş dönmesinden bulantıya, bayılmaya kadar ilerleyebilen ciddi bulgularla kendini gösterir. Böyle bir durumda çocuğun vakit kaybetmeden 112’ye veya en yakın sağlık kuruluşuna ulaştırılması hayati önem taşır. Ayrıca sıcak havalarda çocuklar daha fazla sıvı kaybeder. Bu kayıp, vücudun su dengesini bozarak ısıyı uzaklaştırma kapasitesini azaltır. Terleme azaldığında sıcak çarpmasına yatkınlık artar.”
"Sıcak havalar çocuklarda uyku bozukluklarına neden olabilir"
Psikolojik Etkiler: "Sıcak havalar çocuklarda uyku bozukluklarına neden olabilir. Uykuya dalmakta zorlanan ve yeterince dinlenemeyen çocuklarda bağışıklık sistemi zayıflar; bu da büyüme ve gelişmeyi olumsuz etkiler. Ayrıca huzursuzluk ve sinirlilik gibi psikolojik belirtiler de sık görülür. Artan sıcaklıklarla birlikte viral ve bakteriyel enfeksiyonların da yükselişe geçer. Açıkta kalan gıdaların ve su kaynaklarının mikrop taşıma riski artar. Bu durum, özellikle kusma ve ishal ile seyreden gastroenteritlere yol açabilir." dedi.
Risk altındaki çocuk grupları
Sıcak havalardan en fazla etkilenen çocuk gruplarına da değinen Dr. Başak, şunları söyledi "Dört yaş altındaki çocukların ısı regülasyon sistemi henüz tam gelişmemiştir. Prematüre bebekler ve yenidoğanlar, astımı olan çocuklar, bağışıklık sistemi zayıf olanlar ve kalp hastalığı bulunan çocuklar sıcak havalardan daha fazla etkilenir. Yakın zamanda yenidoğan yoğun bakımda yatmış veya prematüre doğmuş bebekler de bu risk grubuna dahildir."
Alınması gereken önlemler
Dr. Başak, yaz aylarında çocukları sıcak havaların olumsuz etkilerinden korumak için şu basit ama etkili önlemleri önerdi:
Güneşin en dik geldiği 11.00 ile 16.00 saatleri arasında mümkün olduğunca dışarı çıkılmamalı.
Dışarı çıkmak zorunda kalındığında gölge tercih edilmeli ve güneşe uzun süre maruz kalınmamalı.
Çocuklara açık renkli, rahat ve hava alabilen kıyafetler giydirilmeli.
Güneşe çıkıldığında en az 30-40 faktör korumalı güneş kremi kullanılmalı.
Sıvı alımı artırılmalı, şekerli ve gazlı içeceklerin susuzluğu gidermediği unutulmamalı.
El hijyenine dikkat edilmeli, mikropların bulaşma riski azaltılmalı.
Araç içinde çocuk bırakmanın ölümcül riski
Dr. Başak, yaz aylarında araç içinde çocuk bırakmanın hayati risk taşıdığını vurgulayarak, şunları kaydetti "Sıcak havalarda araçların içindeki sıcaklık çok hızlı şekilde yükselir ve havasız ortam çocuklar için ciddi tehlike oluşturur. Bazen alışveriş veya kısa bir iş için çocuklar arabada bırakılabiliyor. Ancak bu durum ciddi sıcak çarpması vakalarına, hatta ölümlere yol açabilir. Çocukların kısa süreliğine bile kapalı ve havasız bir araçta yalnız bırakılmaması hayati önem taşır.”