Yazarımız Mustafa Öztünç, bu kez de Van’daki altyapı, temizlik ve trafik sorunlarını ironik bir dille masaya yatırdı.

Bu defa, mümkün mertebe Van belediyelerimizin başkanlarının yanında duracak; halkın bu kadar sorumsuz davranmasını görmezden gelmeyeceğim.(!) Yazımı da çok uzun tutmayarak, en az başkanlar kadar kıymetli olan zamanlarını çalmayacağım.

Sizler de zaman zaman sosyal medya ve basın organlarında Van’ın yolları, temizliği, alt yapı ve üst yapı yetersizliğine dair haberlerle karşılaşıyorsunuz. Doğrusu ben de daha önce bu konuya defalarca değinme gayreti içerisinde oldum. Bu problemlere değinirken, problemin belediye başkanlarından kaynaklandığını düşünüyordum. Aslına bakarsanız hâlâ öyle düşünüyorum ama bir de belediye başkanlarının gözünden sürece bakalım diyorum.

TÜİK tarafından paylaşılan verilere göre, Van’da trafiğe kayıtlı araç sayısı geçtiğimiz mayıs ayı sonu itibarıyla 91 bin 451 oldu. Bu veriyi dikkate aldığımızda, hangi belediye başkanı bu kadar araç için otopark yapımına yetişebilir? Hangi denetim ekibi, yol kenarları da yetmediği için kaldırımlara park edilen araçların tamamını denetleyebilir?

Bu açıdan değerlendirdiğimizde; araçlarımızı çarşı merkeze getirmeyip, çarşıya uzak mesafelerde park ederek ve yürüyüşü teşvik ederek hem sağlığımızı korumuş, hem yakıt tasarrufu sağlamış, hem de trafik ve otopark sıkıntısı yaşanan Van merkezini rahatlatmış oluruz.

Diğer taraftan, Van’ın temizliği de ayrı bir dert. Van ilimizde, yine TÜİK tarafından paylaşılan son verilere göre, yaklaşık 350 bin hane bulunmakta. Buralarda yaşayan insanların sayısına çok değinmeyeceğim ama merkez ilçelerimizden Edremit yaklaşık 130 bin, Tuşba 165 bin, İpekyolu ise 356 bin civarında bir nüfusa sahip.

Şimdi herkese soruyorum: Temizliğine imrenerek baktığımız diğer büyükşehirlerin belediye başkan ve personellerini ilimize taşıyamayacağımıza göre bu kadar hane ve insanın çöpüne ve çevresinin temizliğine hangi belediye yetişebilsin?

Diğer taraftan, TESK ve VESOB tarafından 2024 yılında paylaşılan verilere göre, Van’da kayıtlı esnaf sayısı 25 bin civarında. Bu verileri merkez ilçeler özelinde incelediğimizde, yaklaşık 13 bin esnaf sayısına ulaşılmakta.

Şimdi bu kadar esnafın, kaldırımlara ve yollara açılan kapılarında, vatandaşın yürüme hakkı olan kaldırımlara bıraktıkları malzemelerinden, dolaplarından, çay bahçeleri ve kafeler ile bazı lokantaların ve bir kısım manavın işgal ettiği kaldırımlardan geçemeyen vatandaşın şikâyetlerine hangi zabıta ekibi yetişebilsin?

Yollar konusunda da şikâyetlerin haddi var, hesabı ise yapılamıyor. Bu konuda da halkın biraz kendine dönüp değerlendirme yapması gerektiğini düşünüyor ve halkın bu şikâyetlerini anlamakta güçlük çekiyorum.

Soruyorum: Ey Van halkı, araçları bu yollarda kullanıp yolları eskitenler yoğunlukta biz miyiz, yoksa belediyelerimizin kıymetli başkanları mı? Yollardaki asfaltların kalitesine ve iş yapımına göre belli ömürleri bulunmakta. Örneğin 3 aylık ömrü olan asfaltı hiç kullanmazsanız, bir ömür hepimize yeter. Hatta zaman zaman tozlarını temizlemek için araç yıkama fırçaları ile tozunu alırsak, bizden sonraki nesillere bile yetecektir.

Dikkat ediyor musunuz? Çok fazla araç kullanıp egzozlardan salınan duman ve fren balatalarından yayılan metalik partiküllerin havayı kirletmesine sebep olanlar da yine bizleriz.

İşin sonucuna baktığımızda, biz halkın yanlışları olmazsa belediye başkanlarımız da şikâyet duymayacaklar.

Düşündüm de, belediye başkanları ve şu bahsettiğimiz eksiklikleri gidermekle görevli yetkili personeller halka karşı miting düzenlese, yerinde olur mu diye? Bu hususu başkanların takdirine bırakalım.

Sayın başkanlar, şimdiden önleminizi alın derim. Van nüfusu artmaya devam ediyor. İstanbul, Mersin, Diyarbakır gibi büyürse ve bu personel ile yetişemediğiniz veya yetişmek için elinizi taşın altına koymadığınız bu memleketin halkı sizlere vicdanları özelinde hesap sorar. Hatta miting bile düzenleyebilirler. Zaten başka da bildiğimiz bir şey yok.

Öyle zannediyorum ki, sizler elinizi taşın altına koyun ve halkın bu sorumsuzca fazla araba kullanıp yolları eskitmesine, kaldırımları işgal eden esnafa karşı gereğini yapmamalarına, yolların yeterli olmadığını bilmelerine rağmen araçlarıyla yolları kullanmalarına karşı acil bir şekilde halkı protesto mitingi düzenlemeniz yerinde olur. Bu şekilde halk da yerini bilir, belediye ve ilgili idarecileri eleştirmekten vazgeçer.

Kıymetli okuyucular elbette ironi yapıyorum.

Yazının başından sonuna kadar ironik bir yaklaşımla Van’ımızın kronikleşmiş sorunlarını yeniden gündeme getirmek istedim. Evet, paylaştığım veriler doğru. Hatta Türkiye ortalamasıyla kıyasladığımızda Van, aslında çok daha iyi bir noktada olabilir. Tek bir şartla: Hizmet olması gerektiği gibi sunulursa.

Geniş alanlarımız var, nüfus yoğunluğu birçok ile göre daha düşük. 2 bin araçlık bir otopark yapılsa, trafik nefes alacak. Altyapı ve üstyapı planlamaları akılcı ve kaliteli biçimde yürütülse, cadde ve sokaklarımızda yürümek eziyet olmaktan çıkacak. Oysa elimizde her şey var; sadece hizmet eksik.

Van, birçok ile göre avantajlı. Ama ne yazık ki hizmet için elini taşın altına koyan yok. Halk sürekli dile getiriyor, talepte bulunuyor; ama bu talepler, nedense hep duymazdan geliniyor.

Halkımızın ciddi taleplerine cevap veren yok. Belki böyle dikkate alınırlar diyerek ironik yaklaşmak istedim.

Selam ve dua ile.